HARCADILAR SENİ İMAMOĞLU!
Ben başından beri görüyordum aslında…
Bir oyun vardı sahnede, roller çoktan dağıtılmıştı.
Ve o oyunda sen, Ekrem İmamoğlu, sadece “kullanılacak figür” rolündeydin.
Harcadılar seni — hem de öyle ustaca, öyle planlı ki…
Kimler mi?
Listen uzun: En başta Özgür Özel, ardından Bülent Tezcan, Ali Mahir Başarır, Seyit Torun, Tekin Bingöl ve birkaç “akıllı” daha.
Hepsi aynı masadaydı, aynı planın içinde.
İlk hedefleri, en uygun kişiyi bulmaktı.
Kullanılmaya en müsait, yönlendirilmesi en kolay olanı…
Ve buldular!
Özgür Özel’in üzerinden seni, İmamoğlu’nu devreye soktular.
Sonra mı?
Tıpkı bir tiyatro sahnesinde rol yapar gibi, “değişim” adı altında Kılıçdaroğlu’ndan kurtulma operasyonuna başladılar.
Delegeleri birer birer tavladılar, odalarda, kulislerde, pavyonlarda…
Utanmadan, sıkılmadan “parti geleceği” üzerinden kendi koltuk hesaplarını yaptılar.
Ve sen, Ekrem İmamoğlu…
Senin parlayacağını bildikleri kadar, patlayacağını da biliyorlardı.
Ama umurlarında değildi.
Çünkü senin üzerinden kendi ikballerini inşa ettiler.
Plan tıkır tıkır işledi.
Sonunda patlayan sensin; kazanan onlar oldu.
Bugün Özgür Özel hâlâ kendini “genel başkan” sanıyor.
Oysa perde arkasında cukkayı kapmaya devam eden, milletvekili maaşına doymayan aynı ekip.
CHP’nin emekçilerini, yıllarını bu partiye vermiş yoldaşlarını,
sadece kendi menfaatleri için harcıyorlar.
Ben diyorum ki…
Uyanın ey yoldaşlarım!
Bu “değişmeyen değişimcilerin” maskesini hep birlikte düşürme zamanı geldi.
Partimizi, emeğimizi, inancımızı sömüren bu küçük hesapçıları kapının önüne koyma zamanı!
Çünkü biz bu partiyi kişisel hırslar için değil, halk için, adalet için, Atatürk’ün mirası için kurduk.
Ve o mirası, birkaç siyaset tüccarına teslim edecek kadar da tükenmedik!