CHP BURSA ÖRGÜTÜNDEKİ PARALEL YAPI İDDİALARI
Son zamanlarda sık sık gündeme gelen Bursa Halk Gönüllüleri Derneği diye bir oluşum konuşuluyor.
Bu oluşum, Bursa Halk Gönüllüleri Derneği adını almadan önce, Hakan Ataklar ve ekibine Cengiz Çelikten tarafından (CHP Osmangazi) adı altında bir WhatsApp grubu olarak kurdurulup, sonrasında Çelikten’in talimatı ile (CHP Bursa Gönüllüleri) olarak değiştirilmiştir. Son olarak da CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş’ın talimatı ile son hali olan (Bursa Halk Gönüllüleri Derneği) olarak resmileştirilmiştir.
Kurucularının ifadelerine göre, aslen niyeti sadece CHP’ye üye ve oy kazandırmak olan, kötü bir amacı olmayan bir dernektir. Fakat bazı partililer tarafından doğru yolu gösterme bahanesi ile yanlış yönlendirilince konu vahim bir hale gelmiş ve CHP için bir tehdit unsuru olmuştur.
Bu oluşumu kimimiz CHP için gönüllü can siperhane çalışan bir grup, kimimiz de CHP içinde can sıkıcı olaylara mahal veren, üslubu bozuk, ukala, ortam geren başıbozuk bir grup olarak tanıyoruz.
Yaptığımız araştırmalar, istihbaratlar ve somut delillere göre, Bursa Halk Gönüllüleri Derneği Hakan Ataklar, Mert Morava, Mert Ataman isimli Atatürk milliyetçisi genç kardeşlerimiz tarafından kurulmuş bir oluşumdur. Fakat bu kardeşlerimiz, partimizi kötü emellerine alet etmek için Bursa CHP içinde resmen bir paralel yapı şeklinde örgütlenmiş, asıl amaçları kendi adlarına yeni üyeler yapıp olağan kongre tarihi itibariyle mahalle delegasyonu düzeninden başlamak üzere, ilçe, il hatta kurultay delegasyon sistemi kadar ele geçirip kendi çıkarlarına çalışan yeni bir örgüt oluşturmayı planlamış bir grup partilinin bilmeden kandırılarak kontrollerine girip etkilerinde kalmışlardır.
Bu genç kardeşlerimizin akıllarını çelmek ve güvenlerini kazanmak adına şu şekilde davranmışlardır:
- CHP Osmangazi İlçe Başkanı Cengiz Çelikten ve kontrolünde bir grup partili, Bursa Halk Gönüllüleri Dernek Kurucusu Hakan Ataklar’a CHP üyesi olmadığı halde partinin namusu sayılabilecek özel şifre ile girilen tüm parti örgütü hatta vekillerin bile verilerinin bulunduğu veri tabanı şifrelerini verip erişim sağlamalarına, bu ekrandan yeni üyelikler yapıp onaylamalarını sağlamıştır. Bu hem bir parti suçu, hem de kişisel verilerin erişimi ve yabancı bir şahsa teslim edilmesi kanunen de suçtur. CHP Osmangazi İlçe Başkanı Cengiz Çelikten, Çelikten’in bu eylemine göz yuman İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, bilgisayarın zimmetli olduğu sekreter veya yönetici bu suçtan sorumludur.
- 31 Mart seçimlerinden önce CHP’nin tanıtım stantları ve parti kayıt ekranı ve üye formlarını parti üyesi olmayan dernek üyelerine teslim edilmiştir.
Elbette konu bununla bitmiyor, dahası var. Parti üyelerinden Yaşar Yılmaz (CHP Osmangazi yönetim kurulu yedek üyesi) ve Hürrem Kaya, yaş olarak da dernek kurucularından büyük ve kıdemli üyeler oldukları için dernek yönetimindeki gençlerin başında bir nevi büyüklük yapmak, yol gösterici olmak için sebep gösterip aralarına karışmış, bu sürede beraber gibi davranmış fakat gençleri kendi çıkarları adına yönlendirip bu şekilde paralel yapı oluşmasına ve partiye aslında zarar veren ama iyi bir şey yapıyormuş gibi amaçlarına alet etmeye çalışmışlardır.
Cengiz Çelikten, gençleri CHP Gençlik Kolları ile karşı karşıya getirip sürtüşme ve kutuplaşma yaratıp sonrasında bu dernek grubuna sahip çıkarak gençlere karşı güven oluşturmuştur. Ancak Gençlik Kolu Başkanı Turgut Esen ve Belediye Meclis Üyesi Hande Apaydın ile Dernek kurucuları arasındaki sürtüşme ve kutuplaşma devam edince olayların sonu mesajlaşma ve hakarete kadar varmış ve sonucunda Hakan Ataklar bu iki partili hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunmuşlardır.
Cengiz Çelikten, Dernek yönetimindeki gençleri Osmangazi İlçe binasından kovup beni tartakladılar (Bu konu ile alakalı kamera kayıtları ilçe binasında vardır tabii ki yok etmedilerse), zaten parti içindeki kadınlara kötü gözle bakıyorlardı ve partili Barış Akçamlı’yı dövüp darp ettiler (konu ile alakalı dövülen çocukla ilgili kamera kayıtları jandarmadadır) diye basına haber sızdırıp itibar suikasti yapmaya çalışmıştır.
Hürrem Kaya ve Yaşar Yılmaz bu arada İl Başkanı Nihat Yeşiltaş ile konuşup faaliyetlere (üye kayıtları) il binasında devam etmeyi sağlamıştır. Cengiz’in kabul etmediği üye adaylarının belgeleri fotokopi çekilerek ve telefon numaraları kaydedilerek Nihat Yeşiltaş’ın izni ile CHP Bursa il binasında üyelik işlemlerine devam edilmiştir. Hatta üyelere toplu rozet takma töreni bile yapılmıştır. Bu hareketler kamuoyuna karşı bir nevi algı operasyonu haline getirilip, aslen hukuka ve parti tüzüğüne aykırı birçok suç unsurunu kapsamaktadır.
İddialara göre, Hürrem Kaya, Eski Osmangazi İlçe Başkanı Recep Çohan’ın kontrolünde hareket eden bir partilidir. Recep Çohan’ın da Mustafa Bozbey kontrolünde olduğu ve Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’a karşı bir oluşum içinde oldukları aşikar olup, hedefleri Cengiz Çelikten görevden alındıktan veya kongrede kaybettirildikten sonra yerine Recep Çohan’ı Osmangazi İlçe Başkanı yaparak Erkan Aydın’ın bir dahaki seçimlerde Belediye Başkanı olmasını engellemektir. Hatta bir örnek vermek gerekirse, Osmangazi CHP mahalle temsilcilerinden Erkan Aydın’ı destekleyenler tasfiye sürecine girmiştir. İlçe Başkanı Çelikten, Erkan Aydın’a destek veren tüm mahalle temsilcilerini görevden alacağını ifade ederken “bizimle olan kalacak, bizimle olmayan gidecek” ifadesini kullandığı iddia ediliyor.
Ayrıca Recep Çohan, Osmangazi Belediyesinin 27 meclis üyesi içinden Bursa Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Kültür A.Ş yönetim kurulu üyesi yapılarak Mustafa Bozbey tarafından ödüllendirilmiştir. Osmangazi Belediyesinin 27 meclis üyesi içinden sadece Çohan’ın ödüllendirilmesi çok manidar bir durumdur.
Cengiz Çelikten’in CHP’li olmayan Hakan Ataklar’a şifrelerin teslim etmesinde veya buna göz yummasında Cengiz Çelikten kadar Nihat Yeşiltaş da suçludur. CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş da bu tüzüğe aykırı faaliyetlere göz yummuş olup, hatta Hakan Ataklar ve arkadaşlarının yaptıkları üyelikleri Genel Merkeze kendileri yapmış gibi gösterip dernek üzerinden prim yapmaya çalışmıştır.
Şimdi bu çocuklar, eskiden beri yerel siyaset yapan adamlar için altın yumurtlayan tavuk gibi, nasıl olsa karşılıksız çalışıyorlar, bol bol üye yapıyorlar, bu gençlerden sonuna kadar faydalanmadan dururlar mı, durmazlar.
Hürrem Kaya ve Yaşar Yılmaz ile yaptığımız bir sohbette, yeni bir yapılanma içinde olduklarını, ilçe başkanı ve il başkanının disipline verilmesini veya haklarında imza toplanmasının işlerine gelmediğini, amaçlarının olağan kongre süresine kadar daha çok üye yapıp delegasyon sistemini etkilemek olduğunu, yönetimleri ele geçirmeye çalıştıklarını dile getirmişlerdir. Hürrem Kaya’nın parti il yönetiminde tanıdığı ve beraber çalıştığı biri olduğunu, üyelikleri il aracılığıyla direkt genel merkeze gönderdiğini de konuşma esnasında “ben buldum bir yolunu, sen ne yapacaksın” cevabından anlaşılmıştır.
Hal böyleyken, CHP Bursa Örgütü içindeki paralel yapıyı oluşturan Bursa Halk Gönüllüleri Derneği midir? Yoksa bu dernek ve yöneticilerini kendi emellerine alet eden bir grup partili ve yönetici midir?
Görünen o ki, Yaşar Yılmaz ve Hürrem Kaya, 30/06/2024 tarihinde CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş ile pazarlığa oturup dernek yöneticilerini şikayetini durdurmak maksatlı girişimlerde bulunmuşlardır. Hatta Yaşar ve Hürrem, göstermelik olarak disipline verilip kabul görmeyecek şekilde kendilerine tutanak tutulması için bir anlaşma yapmıştır.
YEŞİLTAŞ Hakan ATAKLAR’dan 15 gün süre isteyip olayları tatlıya bağlıyacağını söylemiştir. Yaptığımız araştırmalarda karşımıza çıkan iddiala göre yapılan bu üyeliklerin yasa dışı olma olasılığı
sözkonusudur, çünkü üyelikler karar defterine işlenip yönetim kurulu onayına sunulmamıştır.
Bu sebepler ve yaşanan olaydardan dolayı Hakan ATAKLAR’nın Cengiz ÇELİKTEN, Kenan KAYA, Hande APAYDIN ve Turgut ESEN hakkında disiplin soruşturması açılması için İl yönetimine imza karşılığı
verilen şikayet dilekçeleri İl başkanı Nihat YEŞİLTAŞ, Kenan KAYA, İsmail ALTAY, Cemile BONCUK tarafından hasıraltı edilmiştir.
Sonrasında Hakan ATAKLAR ve ekibi, kendilerinin üzerlerinden dönen oyun ve kirli siyaseti farkedince ve Parti içinde doğru kanallara ulaşmaya çalışınca kendilerini itibar suikastinin içinde bulmuşlar.
Kaynak: Hakan Ataklar, Hürrem Kaya ve Yaşar Yılmaz ile yaptığımız görüşmelerimizden özetlenmiştir.